14 Aralık 2013 Cumartesi

BUGÜN SAĞLIK KONUMUZ NAR:
Tatlı nar midede çabuk çözüldüğü için hazmı kolaydır. Ancak zaman zaman midede şişkinlik ve gaz meydana getirdiği için ateşli hastalığı olanlara iyi gelmeyeceği belirtilmiştir. Ayrıca tatlı nar mideyi kuvvetlendirir, boğaza ve akciğerlere faydalıdır, öksürüğe iyi gelir. Ekşi nar ise mide yanmalarına karşı faydalıdır, diğer narlardan daha fazla idrar söktürür, ishali ve kusmayı keser, karaciğer hararetini söndürür, kabızlığı giderir, kalp ve mide ağzındaki ağrılara iyi gelir.
Suyu zarıyla birlikte çıkarılıp bal ile merhem kıvamına gelinceye kadar pişirilip diş etlerine sürüldüğünde diş eti tahrişine iyi gelir. Dolama / tırnak iltihabı ve cerahatli yaraların tedavisinde nar çekirdeğinin balla birlikte karıştırılarak merhem halinde tatbik edilmesi tavsiye edilir. Nar çiçeği de yaralar için kullanılır.

Narın ve nar suyunun faydalarını Alman Hastanesi'nde görev yapan Beslenme ve Diyet Uzmanı Gürsel Doğan şöyle anlatıyor:
" Sağlık açısından özellikle kış aylarında bol bol tüketilmesi gereken bir meyve. Çünkü insan sağlığına olan faydalarını saymakla bitirmek mümkün değil. Adeta bir 'ilaç', hatta antibiyotik olan nar, özellikle bağışıklık sistemini güçlendirerek pek çok hastalıktan koruyor. İçerdiği bazı maddelerle kolesterol ve şekeri de dengeleyen nar, kalp sağlığını koruduğu gibi, kanser hücrelerinin de gelişmesini engelliyor."

Nar, özellikle içerdiği antioksidanlar sayesinde vücudun savunma sistemini güçlendiriyor.
Beslenme ve Diyet Uzmanı Gürsel Doğan, yapılan araştırmalarda nar suyunun cilt kanserine ve erkeklerde prostat kanserine karşı koruyucu etkisinin görüldüğünü söyledi:
"Kış mevsiminde portakal, mandalina ve limonun yanı sıra narı da taze şekilde veya suyunu sıkarak tüketmek son derece önemli.

Narın en önemli özelliklerinden biri de genel damar sağlığını, özellikle de kalbi koruması. Damar tıkanıklıklarını geriletme özelliği bulunan nar, 'ACE' denilen enzimi engelleyerek tansiyon düşürücü bir etki de yapıyor. Nar birçok özellikleriyle bazı meyveleri de geride bırakıyor. Örneğin narda 10 bardak yeşil çaya ve 4 bardak kızılcık suyuna eşdeğer antioksidan madde bulunuyor.
Bu nedenle ishal kesici ve kurt düşürücü özelliğe sahip bulunuyor. Nar kabuğunun ekstresi ise güçlü bir virüs ve mikrop öldürücü özelliğe sahip. Ayrıca, cilt üzerinde enfeksiyon ve yara iyileştirici etki de gösteriyor. Bunların yanı sıra, meyve kabuğu ve tanelerin antioksidan ve anti-tümör etkileri de biliniyor".
Narın en önemli özelliklerinden biri de genel damar sağlığını, özellikle de kalbi koruması.

Meyve ve meyve suyu olarak tüketilen narın kabuğunun, meme kanseri başta olmak üzere hemen hemen tüm kanser türlerini önleyici ve iyileştirici faydaları olduğu bildirildi.
Nar kabuğu, suyundan daha fazla değerlidir
Prof. Dr. Uslu, evde sıkılan narın kabuklarının asla atılmaması gerektiğini de belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Gölgede veya 40-50 dereceyi geçmeyecek ortamlarda kurutarak, ufaladığımız nar kabuklarını serin bir yerde saklayalım. Daha sonra 100 gram kaynamış suya, 2 gram nar kabuğu atarak, yaklaşık 10 dakika kaynatıp suyunu hemen her gün çay olarak tüketelim. Böylece başta kanser, kalp ve şeker hastalıkları olmak üzere pek çok hastalıktan kendimizi korumuş olacağız. Hatta çay içmekten üşenirsek, kurutulmuş ve parçalanmış nar kabuklarını, kahve çekme makinelerinde toz haline getirip, bir çay ya da kahve kaşığı tozu salata, peynir gibi gıdalarla direk olarak ta tüketebiliriz

13 Aralık 2013 Cuma

HER GÜN BİR SAĞLIK: ENBÜYÜK VARLIK SAĞLIK.

Elmanın Faydaları: Zayıflamak için: Elmada sadece 50 kalori vardır ve içinde bulunan petkinden dolayı doyurucudur. Zayıflamak için mükemmel bir meyvedir. Düşük kalorili olduğu için şişmanlığı önler, kan şekeri düzeyini ve yüksek tansiyonu olumlu bir şekilde etkiler.
- Kabızlık için: Öğle yemeğinden önce yenen bir elma, bağırsakta bakterilerin çoğalıp azalmasını ayarlamada rol oynar ve bu sayede kabızlığı önler.
- Bağışıklık için: Elmadaki C vitamini vücudun savunma sistemini kuvvetlendirir. Bunun sonucu olarak soğuk algınlığı virüsleri vücuda giremezler.
- Dişler için: Yemeklerden sonra yenen elma, çoğu zaman diş fırçalamaktan daha iyi etki yapar. Çünkü elma çiğnenirken dişlerin arası çok iyi bir şekilde temizlenir.
- Kolesterol için: Elmadaki petkin Maddesi, zararlı kolesterolü (LDL) düşürür; atardamarları koruyan faydalı kolesterolü (HDL) yükseltir.
- Kalp için: Elmadaki etkili maddelere yeni keşfedilen 'Phenylalanin' de eklendi. Bu madde, vücutta bulunan ve kalbin çalışmasında destek olan Q enzimini faaliyete geçirir.
- Demir eksikliği: Demir, C vitamini ile birleştiğinde organizma tarafından mümkün olduğunca iyi şekilde alınır. Elmada her ikisi de vardır.
_________________________________________________________________________________
B12 içeren gıdalar : Karaciğer, böbrek, sığır eti, balık, süt, yumurta, peynir de B12 vitamini bulunur.
Bağışıklık sistemini ve sinir sistemini güçlendirir. Alzheimer hastalığında büyük rol oynar. Yine folik asit ve B6 vitamini ile birlikte kalp hastalıklarını ve damar tıkanıklığını önleyici rol oynamaktadır. B12 özellikle sinir sistemi fonksiyonları için gereklidir.EMİLİM BOZUKLUĞU OLAN HASTALARDA MUTLAKA İHTİYAÇ DUYULUR.

4 Nisan 2013 Perşembe

TAMEK FİRMASINDAN GELEN MAİL



Sayın Tüketicimiz;

Kurumumuzun öncelikli hedefi olan; koşulsuz müşteri memnuniyetini gerçekleştirmek, siz değerli müşterilerimizin olumlu/olumsuz eleştirilerini tarafımıza iletmeleriyle mümkün olmaktadır. Bu çerçevede; sizlerden gelen her tür bilgi talebi/öneri veya görüşü, size verdiğimiz önemin bize dönüşü olarak görüyor, ilginiz için teşekkür ediyoruz.

Üretimini yapmış olduğumuz domates salça, sebze konserve, bakliyat konserveleri, reçel ve marmelatlar, meyve suları gibi üretimi sırasında glüten ihtiva eden hammadde ve yardımcı malzemelerin kullanılmadığı ürünlerin glüten içermediklerini söylememiz mümkündür. Ancak ketçap, mayonez ve baharat içeren hazır yemeklerde glüten bulunma riski olabilir. Ürettiğimiz ürünlerde glüten için özel bir analiz şuanda yaptırmamaktayız. Girdi tedarikçilerimizden      (kıvam arttırıcı, sarımsak tozu, soğan tozu, baharat, vb.) ürünlerinin glüten free olduğuna dair deklarasyonlarını almamıza rağmen, çapraz bulaşma ve iz miktarda ihtiva etme olasılığını göz önünde bulundurmamız gerekiyor. Türk Gıda Mevzuatı’na göre, doğal yapısı gereği glüten içermeyen ürünlere ‘’glüten içermez’’ yazısı yazılmasına izin verilmemektedir. Sadece özel ürünlere izin verildiği için tüketicilerimizin biz üreticilerden görüş almak istemesini son derece haklı buluyoruz.  

Bu kapsamda girdi risk analizimizi sadece glütene özel yaparak tüketicilerimizi ilerleyen günlerde daha iyi aydınlatabileceğimizi düşünüyoruz.

Ürünlerimizi tercih ettiğiniz için teşekkür ediyor,

İyi günler diliyoruz.

Saygılarımızla.


Tamek Gıda Ve Konsantre San. Tic. A.Ş.
        Tüketici Danışma Hattı

29 Mart 2013 Cuma











MABEL ÇİKOLATA KAKAO VE ŞEKERLEME SAN. A.Ş.
Kurtoğlu Sokak No:10 Kurtuluş – İSTANBUL
TEL: ( 212 ) 253 37 12 ( 3 Hat ) - FAX: ( 212 ) 250 42 63
www.mabel.com.tr – mabel@mabel.com.tr


Ürünlerimizi tüketen bazı müşterilerimizde Glüten enteropatisi adı verilen Çölyak hastalığı semptomlarına sebep olmamak amacıyla, glüten hassasiyeti olan risk gruplarının aşağıdaki listede sıralanmış ürünlerimizi tüketmemelerini sağlıklarını korumak amacıyla tavsiye ederiz.
A.) Çok zayıf bir ihtimal de olsa çapraz bulaşma ihtimali olan ürünlerimiz
80002 kodlu Kalp Karamel
80004 kodlu Tane Bademli
80006 kodlu Tane Fındıklı
80016 kodlu Kızbaşı
80017 kodlu Elmas

B.) Bünyesinde buğday proteini içeren ürünlerimiz
73048 kodlu Patlamış buğday merkezli drajelerimiz
73049 kodlu Patlamış buğday merkezli drajelerimiz
73050 kodlu Patlamış buğday merkezli drajelerimiz
71109 kodlu Gofret
71009 kodlu Gofret
80014 kodlu Saksı şekilli dolgulu çikolata
80015 kodlu Mantar şekilli dolgulu çikolata
71110 kodlu 70 g. Dolgulu tablet
Yukarıdaki gruplar haricindeki çeşitlerimizin hiçbiri risk grupları için tehlikeli değildir.